Derleyen: Hasan Akçay
ATASÖZLERİ
Atasözü:Uzun deneme ve gözlemlere dayanılarak söylenmiş ve halka mal olmuş,öğüt verici nitelikte sözler.
Köyümüzde en çok söylenen atasözler
A
Acele giden, ecele gider.
Acının yeri başka, acın yeri başka.
Acele işe şeytan karışır.
Acı andığın gün acı
Acı patlıcanı kırağı çalmaz.
Aç bırakma hırsız edersin, çok söyleme arsız edersin.
Aç ayı oynamaz.
Aç tavuk kendini darı ambarında görür.
Açtırma kutuyu, söyletme kötüyü.
Adam olana bir söz yeter.
Adamakla yiğidin malı tükenmez.
Adın çıkacağına canın çıksın.
Adamın iyisi iş başında belli olur.
Adamın yere bakanından, suyun yavaş akanından kork.
Adı çıkmış dokuza inmez sekize.
Ağacı kurt,insanı dert öldürür.
Ağaç yaşken eğilir.
Ağlarsa anam ağlar, gerisi yalan ağlar.
Armudun iyisini ayılar yer.
Ağır taşı ne sel alır, ne yel.
Ağlayanın malı, gülene hayır etmez.
Ağustosta ekilen darıdan, kocasından sonra kalkan karıdan, oğul vermeyen arıdan, haram kazanılan sarıdan(maldan) hayır gelmez.
Ak akçe kara gün içindir.
Akan su pislik tutmaz.
Akıl akıldan üstündür.Akıl yaşta değil baştadır.
Akraba ile ye iç, alışveriş yapma.
Akılsız köpeği yol kocatır.
Akrabanın yaptığını, akrep yapmaz.
Akşamın hayrından sabahın şerri iyidir.
Alacakla borç ödenmez.
Alışmış kudurmuştan beterdir.
Allah dağına göre kar verir.
Alet işler, el övünür.
Allah bir kapıyı kaparsa, diğerini açar.
Allah doğrunun yardımcısıdır.
Allah sağ eli, sol ele muhtaç etmesin.
Allahtan umut kesilmez.
Almadan vermek Allah’a mahsustur.
Altın eşik, ağaç eşiğe muhtaçtır.
Ana gibi yar, Bağdat gibi diyar olmaz.
Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az.
Aptalın karı doyunca, gözü yolda olur.
Ar namus tertemiz.
Arap eli öpmeyle dudak kararmaz
Arkadaşlık pazara kadar değil, mezara kadar.
Asıl azmaz, bal kokmaz, kokarsa yağ kokar, aslı ayrandır.
Aslan yattığı yerden belli olur.
Aşağı tükürsem sakal, yukarı tükürsem bıyık.
At çakılı tüfek sıkılı durmaz.
At ile avrat yiğidin bahtına.
At ver hısım ol, kız ver hasım ol.
At, avrat,silah başkasına emanet edilmez.
Ateş olmayan yerden duman tütmez.
Atı alan Üsküdar’ı geçti,
Ateş düştüğü yeri yakar.
Ateş ile barut bir arada durmaz.
Atın ölümü arpadan olsun.
Ava giden avlanır.
Ayağını yorganına göre uzat.
Ava gelmez kuş, başa gelmez işi olmaz
Avradı er değil, ar zapdeder
Ayranım ekşidir diyen olmaz.
Az sadaka çok bela savar.
Aza kanaat etmeyen çoğu bulamaz
Ayıpsız dost arayan, dostsuz kalır.
Azıcık aşım, kaygısız başım.
Azmış kudurmuştan beterdir.
Azyaşa, çok yaşa, akibet gelecek bir gün başa,
B
Baba oğluna bağ bağışlamış, oğlu bir cingil üzüm vermemiş.
Bakarsan bağ, bakmazsan dağ olur.
Bal döksen yalanır.
Bal tutan parmağını yalar
Balık baştan kokar
Bana değmeyen yılan binyıl yaşasın,
Başa gelen çekilir
Bedava sirke baldan tatlıdır.
Bekara avrat boşamak kolay olur
Bela geliyorum demez
Besle kargayı oysun gözünü
Bıçak kınını kesmez
Bilmemek ayıp değil, öğrenmemek ayıp
Bin nasıhattan bir musubetiyidir.
Bin ölç, bir biç
Bin bilsen dahi bir bilene danış.
Bir gün ötmeyen horozun başı kesilmez.
Bir deli kuyuya bir taş atmış kırk akılı çıkaramamış.
Bir dirhem et, kırk ayıp örter.
Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır.
Bir nala vur, bir mıha
Borcun iyisi vermek, dedin iyisi ölmek
Boş çuval ayakta durmaz.
Borç yiğidin kamcısıdır.
Bükemediğin bileği öp.
Büyük lokma ye, büyük söz söyleme
Büyük balık küçük balığı yutar
C
Can boğazdan gider
Cami ne kadar büyük olursa olsun, imam bildiğini okur.
Cana geleceğine mala gelsin.
Çiğ et, et yapar.Çiğ ekmek dert yapar.
Çıkmayan candan umut kesilmez.
Çatal kazık yere geçmez
Çocuktan al haberi
Dağ dağa kavuşmaz, insan insana kavuşur.
Demir tavında dövülür, kız çağında sevilir
Davulun sesi uzaktan hoş gelir.
Değirmencinin kilesi nöbetcinin hilesine denk gelir.
Deliye her gün bayram
Denize düşen yılana sarılır
Deriyi görmeden paçayı sıvama
Deve ne kadar uzak gitse, katarını gözetir.
Diri baş dirlik ölü baş kefin ister.
Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar.
Doluya dökerim almaz, boşa dökerim dolmaz.
Dost kötü günde belli olur.
Duvarı nem, insanı gam öldürür.
Düşenin dostu olmaz.
Düz yolda sivri bela
Dost başa, düşman ayağa bakar.
Dökme su ile değirmen dönmez.
Düz yolda sivri bela
E
Eğri oturup, doğru konuşalım,
El atına binen tez iner.
El eli yıkar, el yüzü yıkar.
El elin eşeğini türkü söyleyerek arar.
El kapısında köpek canlanmaz.
El yarası geçer, dil yarası geçmez.
Elmi yaman beymi yaman,
Emanetin gözü yerde olur.
Erken kalkan yol alır, erken evlenen döl alır.
Eski dost düşman olmaz.
Ev alma komşu al.
Evli evinde, köylü köyünde gerek.
F
Fakirin tavuğu tek, tek yumurtlar.
Fazla aş ya karın ağrıtır ya baş
G
Gavurun ekmeğini yiyen kılıcını sallar.
H
Harman yel ile, düğün el ile olur.
Her yiğidin yoğurt yiyişi farklıdır,
Haline bakmaz, kılığına bakmaz Hasan Dağına oduna gider.
Huylu huyundan vazgeçmez.
İ
İğneyi kendine, çuvaldızı başkasına batır.
İki cambaz bir ipte oynamaz.
İki çıplak hamama yakışır.
İki karpuz bir koltuğa sığmaz.
İnsan beşer, şaşar,
İnsanın yere bakanından, suyun yavaş akanından kork.
İsteyenin bir yüzü, vermeyenin iki yüzü kara,
İşleyen demir ışıldar.
İşten artmaz, dişten artar.
İt iti ısırmaz,
İt ürer, kervan yürür.
İti an, çomağı hazırla,
İyi dost kötü günde belli olur.
İyi insan lafının üzerine gelir.
İyilik yap denize at; balık bilmezse Halik bilir.
Kakma el kapısını, kakarlar kapını,
Kendi düşen ağlamaz, iki gözü birden çıkar.
Kendi gözündeki çöpü görmez, başkasının gözünde merdek arar.
Keskin sirke küpüne zarar.
Kışın taşa, yazın yaşa oturma,
Kızım sana diyorum gelinim sen anla,
Kiminin parası kiminin duası,
Koç koyacak toklu yok,
Komşu komşunun külüne muhtaçtır.
Lafla peynir gemisi yürümez.
M
Mal canın yongasıdır.
N
Ne verirsen elinle,o gider seninle.
O
Oğlan dayıya, kız halaya çeker,
Oturduğu ağır sekisi, çağırdığı İstanbul türküsü,
Oynamasını bilmeyen, yerim dar der,
Ölmüş eşek kurttan korkmaz.
Ölü baş kefin ister,diri baş dirlik ister.
P
Pire itte, bit yiğitte bulunur.
S
Sabreden derviş, muradına ermiş,
Sakla samanı gelir zamanı,
Sen evme, işin evsin,
Sona kalan dona kalır.
Sukut ikrardan gelir,
Sütten ağzı yanan; yoğurdu üfleyerek yer.
Şeriatın kestiği parmak acımaz.
T
Taş ile gelene aş ile var.
Tatlı ye, tatlı konuş,
Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır.
Tavşan dağa kusmüş, dağın haberi olmamış,
U
Uzaktan davulun sesi hoş gelir.
Yarası olan gucunur,
Yiğidi öldür, hakkını yeme,
Yoruluncaya kadar ara, ölünceye kadar geçin.
Yörüğün göçü giderken düzelir.
Yuvarlanan taş yosun tutmaz.
Z
Zararın nesrinden dönersen kardır,
Zorla güzellik olmaz,